Selam sex hikayeleri okurları. Ben Almanyadan Cenk. Evliyim, Zuffenhausen’da yaşıyorum ve Stuttgart’taki Porsche Fabrikasında çalışıyorum. Kaynanamlar da bizimle aynı şehirde kalıyorlar. Benim bir baldızım var, bu sene 18 yaşına girdi, ama afet mi afet birşey. Her gördüğümde aklımı başımdan alıyor. Hele o götü yok mu, resmen kuduruyorum baldızın o götü için. Baldızım geçen aya kadar kaynanamlarla kalıyordu, geçen ay Berlin’de Freie Universität’e başladı. Berlin’de oturduğu daire bir apartmanın çatı katı. Çalıştığımdan dolayı baldızın taşınmasına yardım edememiştim. O haftasonu karımla birlikte baldızı ziyaret etmeye ve bir gece baldızda geçirmeye karar verdik.
Zuffenhausen’la Berlin arası yaklaşık 620 km veya beşbuçuk saat (fakat altında Porsche oldu mu, dört saatte rahat varıyorsun). Uzatmayım sabah çıktık, öğlene baldızımdaydık. Baldızıma hediyelerini verdik, bir şişe Şampanya, bir adet BlueRay Player (aldığımızda içinde 10 adet de BlueRay Film vardı). Evde biraz dinlenip hoşbeşten sonra dışarı çıktık ve baldız bize Berlin’i gezdirdi. Akşama kadar dolaştık, yorulmuştuk. Karım, “Şimdi yemeği kim yapacak, yorulduk, zaten başım da ağrıyor, hem çok acıktım.” deyince, Pizza yaptırdık götürdük. Yemeğimizi yediğimizde saat 22:00’yi geçmişti. Karımla baldız masayı toplarlarken, ben de BlueRay Playeri kurdum, hemen denemek istiyordum. Çalışıyordu.
Baldızımın evini kutlamak için, karım “Şampanyayı getir de patlatalım hadi!” dedi. Şampanyalarımızı yudumlarken, baldız filmlerden birini seçti, “Bunu seyredelim!” dedi. Bir korku filmiydi seçtiği. Karım da hiç sevmez korku filmini, hatta nefret eder, 5 dakika bile bakmaz, “Korku filmi mi seyredeceğiz şimdi, başka birşey seyredelim!” diye itiraz etti ve istediği oldu. Komedi filmi seyrettik. Rahat olsun diye üzerilerimizi değiştirmiş, eşofmanlarımızı giymiştik. Saat 12:30 olmuştu. Baldız, “Yaa abla gıcıklık etme de, şimdi de korku filmini seyredelim!” dedi. Karım da, “Ben seyretmem, siz eniştenle seyredin, hem başım çatlayacak gibi, uykum da geldi!” diyerek yatmaya gitti. Ben tabii baldızla başbaşa kalacağımdan keyfime diyecek yoktu. Aslında korku filmlerini ben de pek sevmem, ama baldızla izleyecektim.
Baldız salonun lambasını söndürüp geldi, üçlü koltuğa yanıma oturdu. Kalan şampanyayı içerek korku filmini seyretmeye ve başladık. Film ilerledikçe korku ve gerilim artıyordu ve baldız da bana iyice sokuluyordu. Gerçekten bazı sahnelerde ben bile korkuyordum. Filmin yarısına yaklaştığımızda artık baldız bana iyice sarılmış, ben de elimi omzuna, koluna, zaman zaman sırtına ve beline atıyor ve kendime çekerek baldızın vücudunu iyice vücuduma yapıştırıyordum. Baldızın dokunduğum her yeri Gevur amı gibi yanıyordu valla. Baldızla bulunduğumuz durumdan okadar mutluydum ki, film hiç bitmesin diye arzu ediyordum. Fakat bir süre sonra baldız, “Enişte filmi Pause’ye al da bir tuvalete gideyim!” dedi. Filmi durdurdum, baldız kalktı. Yürürken sanki bana biraz kafayı bulmuş gibi geldi. Daha salonun ortasına varmadan koşarak geri geldi yanıma, bana sarılarak, “Enşite çok korkuyorum, beni tuvalete götürsene!” dedi…
Baldızın bu isteğini ikiletmedim tabii, hemen kalktım ve baldızla birbirimize sarılarak tuvalete doğru gittik. Tuvaletin kapısını açıp lambasını yaktım, “Hadi gir de işini gör!” dedim. Baldız tuvalete girdi, tam kapıyı kapatacaktım, “Kapatma enişte, korkuyorum!” dedi, ben de açık bıraktım, “Tamam açık kalsın, sen işini görürken ben de ablana bakıp geleyim…” dedim, “Gitme enişte, korkuyorum!” dedi. Kapının ağzında kalakaldım. Baldız benim bakmama aldırış etmeden, biraz da şampanyanın etkisiyle, eşofmanını dizlerine kadar sıyırdı, külodunu indirdi ve klozete oturdu, işemeye başladı. Heyecandan ölecektim nerdeyse. Baldız ise, sanki yaptığı gayet normal birşeymiş gibi, gözlerimin içine bakıp gülerek işiyordu. O anda sikimin kalktığını ve eşofmanımın önünü zorladığını hissedebiliyordum. Baldız anlamasın diye sol elimi eşofmanımın cebine sokup sikimi bastırıyordum. Baldızın işemesi bitince tuvalet kağıdıyla amını kuruladı, önce külodunu çekti sonra da eşofmanını, “Bittiiii!” dedi gülerek. Yine birbirimize sarılarak salona döndük…
Oturduk birbirimize sarılarak filmi kalan yerinden izlemeye devam ettik. Bu sefer ben elimi hafif hafif baldızın sırtında yukarı aşağı okşayarak beline ve kalçalarına indiriyordum ve belli belirsiz baldızın götünü okşuyordum. Baldız da ya gerçekten filmden korktuğundan, yada hoşuna gittiğinden korkuyormuş gibi yaparak bana dahada sokuluyordu ve dirseğini kalkmış sikime bastırıyordu. Filim bittiğinde ikimiz de bir süre hareket etmeden o pozisyonda kaldık, ikimiz de kalkmak istemiyorduk. Berlin bizim kaldığımız şehir gibi değildi, insalar sabaha kadar sokaklardaydı, geziyor eğleniyorlardı. Sokaktan bağırtılı gürültülü sesler gelince, baldız, “Sokakta kavga ediyorlar herhalde enişte, pencereden bakalım hadi!” diyerek koltuktan kalktı, beni de elimden tutarak kaldırdı. Baldız önde, eli arkasında elimi tutarak salonun penceresine gittik. Baldız pencereyi açtı ve pencerenin denizliğine dirseklerini koyarak aşağı bakıyordu. Ben ise baldızın tam arkasındaydım ve arkaya çıkmış götüne ve açılmış beline, o açıklıktan görünen tanga küloduna bakarak kalkık sikimi sıvazlıyordum…
Baldız, “Enişte, bak bak, birbirlerine şişe atıyorlar!” deyince, “Bakayım!” diyerek baldızın arkasına sikimi yapıştırdım ve üzerine eğilerek aşağı bakıyormuş gibi yapmaya başladım. Aşağıda kavga edenleri göremiyordum, fakat umurumda da değildi, benim derdim baldızın götüne dayanmaktı ve bunu yapıyordum. Baldızın yumuşacık ve sıcacık götü, eşofmanlarımıza rağmen sikimi ve kasıklarımı kavuruyordu. Sikimi, baldızın götünü sikermiş gibi, hafif hafif yukarı aşağı oynatıyor, arasıra ileri bastırıyordum. Bu hareketlerimi biraz daha belirgin yapınca baldızın sesi ve hareketleri birden kesilmişti, hiç birşey söylemeden ve hiç kıpırdamadan öylece aşağı bakıyordu. Bir an içimden, (Şimdi boku yedim, şimdi dönüp tokadı patlatacak ve bağırıp çağırmaya başlayacak ve karımı uyandıracak, beni rezil edecek!) diye düşündüm ve kendime geldim, sikermiş gibi hareketlerime son verdim ve hafifçe geri çekildim…
Fakat bu sefer baldız götünü geriye iterek önüme dayadı ve az önce benim ona yaptığım gibi, götünü yukarı aşağı hareket ettirmeye başladı. Bu resmen, baldızımın da bu teması istediği anlamına geliyordu. Yine de 100’de 100 emin olmak için ellerimle baldızın yarı açık belini iki yanından kavradım ve hafifçe kendime çektim. Ben öyle yapınca baldız da götünü daha çok bastırmaya başladı sikime. Ellerimi biraz daha aşağı kaydırarak, baldızın eşofmanını yavaş yavaş dizlerine kadar indirdim. Baldızın tangasının ipi götünün arasına girmiş, arkadan sanki götü çıplakmış gibi duruyordu. Baldızın arkasında çömeldim ve ellerimle götünün yanaklarını ayırarak ve tangasının ipini yana sıyırarak başladım baldızın götünün deliğini yalamaya. Zavallı baldızım tir tir titriyor, ben yaladıkça götünü yukarı aşağı oynatıyordu. Birden külodunu da dizlerine kadar indirdim ve amını da yalamaya başladım. Baldızın amı sırılsıklamdı zaten, biraz amını dilleyince sarsıla sarsıla ağzıma boşaldı…
Hemen ayağa kalktım, kendi eşofmanımı külodumla birlikte dizlerime kadar sıyırdım ve zonklayan sikimi kökünden tutarak baldızın kalçaları arasında aşağıdan yukarı doğru sürtmeye başladım. Baldız nefesini tutmuş, heyecandan kalbi güp güp atıyordu. Sikimin başını hafifçe baldızın amının dudakları arasına yerleştirip, amının deliğine dokundurduğumda baldız sessizliğini bozarak, “Ordan yapma enişte, bakireyim!” dedi ve elini arkaya göğsüme atarak beni itti. Bu benim için götten sikebilirsin demek anlamına geliyordu. “Tamam aşkım, kızlığına dokunmayacam!” diyerek sikimin başını tükürüğümle ıslattım, baldızın götünün deliğine de bolca tükürük bıraktıktan sonra, sikimin başını götünün deliğine dayadım ve ağır ağır yüklendim. Sikim baldızın götünün deliğini yara yara giriyordu götüne. Baldız bağıracak, fakat içerde uyuyan ablası uyanmasın diye bağıramıyordu. Bunu fırsat bilerek baldızın omuzlarından tutarak olanca gücümle yüklendim ve kalanını da köküne kadar soktum götüne…
Baldız acıdan taş kesilmişti, sikim köküne kadar götünde öylece donup kalmıştı. Sikimi götünün içinde biraz oynatınca, “Ne olur kıpırdama enişte kurbanın olayım!” diye yalvarıyordu. Mecburen bir süre baldızıma kenetlenmiş ve ikimiz de hareketsiz bir şekilde bekledik. Aslında öyle baldıza kenetli bir şekilde sabaha kadar durmak isterdim, fakat hem karımın uyanma ihtimali vardı ve sikim de baldızın götünde hareketsizlikten yavaş yavaş sertliğini kaybediyordu. Daha fazla dayanamadım ve sikimi ileri geri oynatmaya başladım. Bu arada baldızın acısı biraz da olsa hafiflemişti ve sikim yeniden sertleşiyordu. Sikimi yarısına kadar çekiyor, yavaşça geri gömüyordum baldızın götüne. Korkudan tamamını çıkaramıyordum, baldız kendini kasar ve yeniden sokturmaz diye. Bu şekilde hızlanarak baldızın götüne pompalamaya devam ettim. Baldızın götünü ne kadar siktim bilmiyorum, fakat bir süre sonra dizlerimin titrediğini ve boşalacağımı hissettim. Son bir iki sert darbeyle baldızın götüne boşaldım…
Döllerim ılık ılık baldızın götünü doldururken, baldızdan sadece, “Ohhhhh enişteeeeee!” diye sessiz bir inleme çıktı. Boşalmam bitince baldızın üstüne kapaklandım, baldızın ensesini boynunu kulağını öpüp yalayarak, “Seni seviyorum aşkım!” dedim ve sikim baldızın götünde küçülüp de pırtıp çıkana kadar o pozisyonda kaldık. Çekildiğimde baldızın götünden döllerim bacaklarına doğru süzülüyordu. Baldız hiç kımıldamadan, “Enişte akıyor, peçete ver çabuk!” dedi. Hemen sehpada duran peçetelere uzandım ve baldıza verdim. Baldız götünü ve bacaklarını silerken ben de banyoya girip sikimi yıkadım geldim. Üstümüzü başımızı düzeltip baldızla öpüşmeye başladık. Bir süre baldızla ayakta öpüşüp elleştikten sonra, baldız, “Enişte hadi git yat artık, ablam farkına varmasın!” dedi. “Tamam aşkım!” deyip, baldızı son bir kez öpüp, gittim karımın yanına yattım.
Karım arkasını yan dönmüş, ruh gibi uyuyordu. Az önce baldızımın götünü siktiğim aklımdan çıkmıyordu, sikim yeniden kazık gibi oldu. Karımın külodunu sıyırıp sikimi çıkardım ve arkadan amına soktum. Karım uyanır gibi oldu ve uyku sersemliğiyle, “Üffff yaaa, uykum var, yapma!” diye mızmızlandı. Fakat karmı dinlemedim, karımın amını, baldızımın amını siktiğimi hayal ederek, siktim ve baldızımı düşünerek uyudum. Ertesi gün hep birlikte kahvaltımızı yapıp, karımla Berlin’den ayrıldık.
Artık ayda birgün parasız izin kullanıyorum ve hafta içinde sabah işe gidiyormuşum gibi evden çıkıyorum, Porsche’me atlayıp, son gaz doğru Berlin’e baldızın yanına gidiyorum, baldızın götünü bir saat sikip, yine son gaz Zuffenhausen’a geliyorum. Çok yorucu oluyor, fakat baldızın götünü sikmeye değer, baldız Berlin’de değil de taa Japonya’da bile olsa, yine gider götünü siker gelirdim…